İzmir’de doğdum. Çocukluk yıllarım deniz kıyısında küçük bir kasabada farklı ülkelerden konukların sıklıkla ağırlandığı şenlikli bir evde, doğanın sunduğu nimetlerin tadını çıkararak geçti. Halen doğada vakit geçirmekten, yüzmekten, dalmaktan ve balık avlamaktan müthiş keyif almaktayım.
İlk okulum bir köy okuluydu. İngilizce hazırlık sınıfını Özel Türk Koleji’nde okudum, ortaokul ve lise öğrenimimi ise TED Koleji’nde tamamladım. Ege Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümünde lisans eğitimi ve pedagojik formasyon eğitimi aldım. CEELT eğitimimi Londra’da University of Westminster’da, CELTA eğitimimi ise Hammersmith and West London College’da aldım. Almanya Orman Federasyonu işbirliği ile Almanokulunda Doğa ve Orman Pedagojisi Eğitmen Eğitimimi tamamladım.
Üniversite yıllarımda part-time İngilizce öğretmeni olarak farklı yaş gruplarında çocuklarla The English Academy sömestr kamplarında çalıştım. Londra’da öğrenim gördüğüm yıllarda V&A Open House eğitimleri sırasında ilgilenmeye başladığım Montessori yaklaşımı neticesinde İngiliz ailelere dadılık ve sonrasında London Borough of Hammersmith & Fulham bünyesinde mülteci gruplar ağırlıklı olmak üzere farklı ülkelerden yetişkin ve çocuklara İngilizce öğretmenliği yaptım. Türkiye’ye dönmemi takiben eş zamanlı olarak Dokuz Eylül Üniversitesinde lisans, master ve doktora öğrencilerine okutmanlık ve İzmir Türk-Amerikan Derneği’nde yetişkin ve çocuk gruplarına yarı zamanlı İngilizce öğretmenliği yapmaya başladım. İzmir Türk-Amerikan Derneği gibi kâr amacı gütmeyen bir kurumda çalışma isteğimin ağır basması ile üniversitedeki okutmanlık görevimi bırakıp TAD bünyesinde önce tam zamanlı İngilizce öğretmeni, sonra İngilizce bölüm başkanı ve akademik koordinatör, daha sonrasında müdür yardımcısı ve akabinde müdür olarak kızımın ailemize katılmasına kadar farklı akademik ve idari pozisyonlarda görev aldım.
Kızımın doğumuna yakın tarihlerdeki kuruluşundan bu yana, bir gün kendi çocuğumun da bu öğrenme topluluğunun bir parçası olabilmesi dileğiyle gelişimini heves ve heyecanla takip ettiğim İzmir BBOM Eğitim Kooperatifi Renkli Orman Okullarına 2020 yılında katıldım. Bir çocuğu bir evin değil bir topluluğun büyüttüğü anekdottan hareket ile o tarihten bu yana kızım ve ailem ile İzmir BBOM Eğitim Kooperatifi’nin bir parçasıyız.
Çocukların doğası gereği araştırmaya ve öğrenmeye yatkın bağımsız ve biricik insanlar olduğuna, ebeveynlerin ve öğretmenlerin amaç ve sorumluluklarının ise onlara hazır cevaplar sunmak yerine onlara entelektüel ve yaratıcı biçimde gelişebilecekleri uygun öğrenme ortamları sağlayarak destek olmak ve bu öğrenme yolculuğunda eşlik etmek olduğuna yürekten inanıyorum.
Gelecek nesillerin yetiştirilmesinde katılımcı ve barışçıl bir demokrasi ile yol alan bir topluluk olan BBOM kooperatifi okul modellerinin çocuklara sağladığı ifade özgürlüğü ve topluluk olma bilincinin, eğitim alanında müfredatın çocuğun doğal merakına baskın çıkmasından ve hazır bilginin bireysel öğrenme şekilleri göz ardı edilerek mekanik biçimde aktarılmasından çok daha önemli olduğunu; çocuklarımızı geleceğe hazırlarken onların da geleceği halihazırda şekillendiren bireyler olduklarını göz ardı etmeden haklarına saygı ile yaklaşarak bilgileri kadar becerilerini, yaratıcılıklarını, etik değerlerini, tüketim alışkanlıklarını, ekolojik farkındalıklarını ve farklı görüşlere saygı duyarak birlikte çalışabilme ve üretebilme yetilerini de geliştirebilmelerine alan açmamız gerektiğini düşünüyorum.
Aklım ve kalbimde bu arzu ve amaçlar ile bir ebeveyn olarak BBOM İzmir Kooperatifinin ve bir öğretmen olarak Renkli Orman Okulları eğitim ekibinin bir parçasıyım.